Tekamül yolculuğumuzda Hayatın ya da Tanrı’nın önümüze çıkardığı sınavlar, tekamül yolculuğumuzun vazgeçilmez parçalarıdır. Her sınavı geçtiğimizde karşımıza bir yenisi çıkar. Bu süreçte önemli olan, karşımıza çıkan bu sınavlardan ders almak, öğrenmek ve bir sonraki sınav için kendimizi hazırlamaktır. Hayat, yaşadığımız olumsuz durumlardan mana çıkarmak ve derslerimizi heybemize ekleyerek devam etmekle ilgilidir.
Bize düşen, bu sınavları iyi değerlendirerek yaşamımızı güzelleştirmeye çalışmaktır. Çünkü aslında bizler, ruhlarımızla birer toz zerresiyiz ve bedenlerimiz bize emanet edilen geçici bir kabuktan ibaret. Denir ya, “Arayan bulur.” Arayan ya da aramak isteyen kişi, yolculuğu sırasında karşısına çıkan küçük mesajları fark ederse, zorluklarının nasıl kolaylaştığını görecektir.
Bu konu üzerine çok şey yazılabilir. Mevlana Celaleddin Rumi’nin “Hamdım, Piştim, Yandım” sözü hatırlatır bize; henüz hamız, pişmek için zamana ve terbiyeye ihtiyacımız var. Görmek için bakmak gerek, efendim. Yazımı Tapduk Emre’nin şu güzel sözleriyle bitirmek istiyorum:
“Uyanma vakti geldiyse bir uyandıran olur elbet. Kimine hızır, kimine uçan kuş, kimine biten ot; Kimine açan çiçek, kimine akan su, kimine dilsiz taş.”
Sevgiyle,
Berfin.